Dopaminde ucuza kaçmayalım: Kısa vadeli hazlar mı, kaliteli yaşam mı?


Beynimizdeki “ödül kimyası” olarak bilinen dopamin, motivasyonumuzun, keyif almamızın ve harekete geçmemizin görünmez ama güçlü molekülü. Ancak dopaminin kaynağı ve kalitesi, hayatımızın kalitesini doğrudan etkiliyor. Klinik Psikolog, Psikoterapist Dr. Yasemin Meriç Kazdal yazdı.



Alkol
Sosyal medyada ekran kaydırmak (doomscrolling)
Şekerli yiyecekler
Nikotin ve tütün ürünleri
Kontrolsüz alışveriş
Bilgisayar ve telefon oyunları
Porno
Uyuşturucu ve uyarıcı maddeler
Bu davranışlar ilk başta “iyi hissettirme” vaadiyle gelir. Ama bir noktadan sonra, birey artık haz almak için değil, kötü hissetmemek için aynı davranışlara geri döner.

Anksiyete ve panik hali
Depresif duygudurum
Uyku bozuklukları
Kas kasılmaları ve titremeler
Cinsel isteksizlik
Kiloda ani değişimler
Gerçeklik algısında bozulmalar (halüsinasyonlar)
Bu semptomlardan kurtulmak için birey, daha önce dopamin yükselttiğini bildiği davranışlara geri döner. Ancak artık aynı haz için daha fazlasına ihtiyaç duyar. Ve bu, bağımlılığın tam tanımıdır.

Ani öfke patlamaları ve coşku
Dürtüsel davranışlar ve kararlar
Uyku düzeninde bozulmalar
Cinsellikte artış
Aşırı odaklanma ve kontrol ihtiyacı
Rekabetçi ve saldırgan tutumla
Dopamin seviyesindeki dalgalanmalar, zamanla şizofreni, majör depresyon, anksiyete bozukluğu ve dikkat eksikliği gibi psikiyatrik rahatsızlıklarla ilişkilendirilebilir.

İşte bazı etkili yollar:
Kaliteli Dopamin Kaynakları:
Gün ışığında yürüyüş yapmak, doğayla temas kurmak
Meditasyon, yoga ya da nefes egzersizleri
Müzik dinlemek, resim yapmak, kitap okumak
Hayvanlarla vakit geçirmek
Yemek yapmak
Spor yapmak
Hedef belirleyip küçük adımlar atmak
Rahatlatıcı bir duş almak
Üretmek, öğrenmek, katkı sunmak
Bu aktiviteler, anı yaşama becerisi geliştirirken aynı zamanda zihni doğal yoldan ödüllendirir.

Dopamin bedava değil, ama değerli.
Onu nereden ve nasıl aldığınız, kim olduğunuzu ve nasıl yaşadığınızı belirler.
Peki siz, dopamininizi nereden alıyorsunuz?